Error: Contact form not found.

Schedule a Visit

Nulla vehicula fermentum nulla, a lobortis nisl vestibulum vel. Phasellus eget velit at.

Call us:
1-800-123-4567

Send an email:
monica.wayne@example.com

Olumsuz Çocukluk Anılarını Bastırıyor Olabileceğinizin İşaretleri

4 yıl önce · ·0 yorum

Olumsuz Çocukluk Anılarını Bastırıyor Olabileceğinizin İşaretleri

Çocukken yaşanılan ve bir çocuk için travmatik olarak adlandırabileceğimiz deneyimler, beyniniz tarafından bastırılmış olabilir ve bu durum, yetişkin olduğumuzda bazı sorunlara yol açabilir. Bu travmatik olarak adlandırabileceğimiz yaşantı; fiziksel ve/ya cinsel bir istismar olabileceği gibi utandırılma, ad takma gibi duygusal bir istismar ve ya fiziksel ya da duygusal ihtiyaçların karşılanmadığı bir ihmal de olabilir. Duygusal istismar ve ihmalin sonuçları, çoğu zaman, fiziksel ve cinsel istismarın sonuçları gibi yetişkin hayatını olumsuz bir şekilde etkiler.  Böyle durumlarda, şimdiki yaşamınızda, nedenini bilemediğiniz bir kaygı ve endişe yaşayabilir ya da terk edilme korkunuz olabilir. Ve özellikle, bu sorunlarla, neden mücadele ettiğinizi bilmiyorsanız bu durum çok rahatsız edicidir.

Bu çözülmemiş anılar, büyümenizi ve gelişmenizi engelleyebilir, özgüveninizin gelişimini sekteye uğratabilir ve olgun bir yetişkin olmanızı engeller.  Anıların ve olası travmanın kilidini açmak için terapiye gitmek önemlidir.

Bununla birlikte, aşağıda listelenen durumların çoğu, aynı zamanda, başka durumların da belirtileri de olabilir. Örneğin, çocukken travmatize bir şey yaşamadan da bugüne dair endişe yaşayabilirsiniz. Yine de derinden incelendiğinde, şimdiki duygunuzun kökenini geçmişte bulabilirsiniz. Geçmişten gelen anıları ya da eski acıları bastırıyor olabileceğinize dair bazı işaretler şöyledir:

1. Bazı kişilere aşırı tepkiler verebilirsiniz.

Bastırılmış bir çocukluk anınız varsa, size daha önceki olumsuz deneyimleri hatırlatan insanlara karşı “tetiklenmiş” hisseder ve güçlü duygusal tepkiler verirsiniz. Bu kişi, ne sebeple olursa olsun, size geçmişinizden bir şeyi ya da birini hatırlatıyor olabilir, bu nedenle vücudunuz alarm haline geçer.

Örneğin, yabancılara karşı dikkatli olmak uygun olsa da bu tepki, herkesin hissettiği tehdit gibi olmaktan farklı olabilir ve kontrolden çıkabilir. Bu durumda terapi almanız; travmayı çözmenin, yüklerinizi bırakmanın ve özgürleşerek daha rahat hissetmenin en iyi yoludur.

2. Belirli yerler ya da durumlar sizi endişelendirir.

Tıpkı bazı kişilere aşırı tepki vermeniz gibi belirli durumların veya yerlerin sizi endişelendirdiğini fark edebilirsiniz. Örneğin, bir toplantıya ya da markete terlemeden ya da endişelenmeden ayak basamayabilirsiniz ya da panik yapmadan biriyle yemek yiyemeyebilirsiniz. Bunun nedeniyle ilgili olası bir açıklama geçmiş travmalardır.

Çocuklukta olumsuz ya da travmatik bir olay yaşadığımızda, beynimiz belirli duyumları (görüntüler, sesler, kokular vb.) kaydeder ve gelecekte benzer uyaranlarla karşılaşıldığında, bu olumsuz deneyimi belleğe getirir. Böyle bir durumda, kendinizi savaş ya da kaç modunda bulabilir ve nedenini bilmediğiniz bir alarm halinde ve endişeli hissedebilirsiniz.

3. Duygularınızı kontrol etmede ve düzenlemede zorlanırsınız.

Küçük şeylere birden çok kızıyor ya da pek çok şeyle ilgili çok mu endişelisiniz? Çocukluktan bu yana, nedeni belli olmayan bir endişe, kaygı ve öfke halinde olan kişiler, genellikle duygu düzenleme ve güçlü duyguları yönetme konusunda zorlanırlar. Bu yüzden, çok hızlı bir şekilde öfke duygunuz zirve yapıyor olabilir.

Bu aşırı tepki eğilimi tanıdık geliyorsa, araştırmaya değer bir sorun olabilir.

4. İşi sürdürmek her zaman zor olur ve her seferinde sorun yaşarsınız.

Çocukluk travmanız sizi çok etkilediyse, yetişkin olarak sağlıklı ilişkiler sürdürmekte sorun yaşayabilirsiniz. Bu durum, aileniz ve arkadaşlarınızla ilişkinizi etkileyebilir, işyerinde sorun daha da belirgin olarak görünebilir.

Tabii ki, depresyon ve anksiyete gibi diğer faktörler de işyerinde konsantre olmayı, projeleri bitirme motivasyonunu ve işi sürdürmeyi zorlaştırabilir. Ancak, depresyon ve anksiyetenin varlığında bile geçmiş travma rol oynayabilir. Çocukluğunuzda sizi travmatize etmiş bir şeyler varsa, bu çok açık olmayan bir şekilde sizi etkiliyor olabilir. Burada, şunu belirtmek yararlı olabilir; çocukluğunda travmatize olmamış çocuk aslında yoktur. Ancak, bazıları, diğerlerine nazaran daha kötü etkilenmiş olabilirler ya da yaşadıkları travmatize edici olaylar sürekli – tüm çocukluk boyunca – olduğunda ve travma ebeveyn kaynaklı olduğunda ya da yaşam bütünlüğünü bozan fiziksel ya da cinsel bir istismar olduğunda, bunun yetişkinlikteki sonuçları çok daha şiddetli oluyor.

5. Genellikle terk edilme korkularıyla mücadele içindesinizdir.

Terk edilme korkusu, çoğunlukla çocukluk döneminde ortaya çıkan aksamalarla ve güvensiz bağlanmayla ilgilidir. Terk edilme korkusu yaşayan birçok insan, kendilerini terk eden birine karşı güçlü duygusal tepkiler verirler ve olayın kendisiyle orantısız bir şekilde duygusal olarak kötü ve değersiz hisseder. Bu korkuyla baş edebilmek için yoğun enerji harcar.

Eğer bu oluyorsa bir terapistle görüşmenizi öneririm.

6. Arkadaşlarınız ya da çevreniz genellikle çocuk gibi davrandığınızı ifade ediyordur.

Zaman zaman olgun davranmayabilir hatta çocuk gibi davranabiliriz. Bu sizi endişelendirmesin. Herkes, gerçekten hayal kırıklığına uğradığında, üzüldüğünde ya da bir şeyler bitince biraz patlamaya hazır hale gelebilir. Ancak, bu durum, her zaman oluyor ve pek çok kişiden bu şekilde bir geri bildirim alıyorsanız düşünmekte fayda var.

Bu kendinizi yerlere atmak, sızlanmak ya da tepinmek olabilir. Bu, bir yetişkinin tipik olarak sahip olacağından çok farklı bir duygusal tepkidir.

7. Kendinizi sabote etme eğiliminiz vardır.

İyi bir şeyler olduğunda, neredeyse her zaman kendinizi sabote ediyor musunuz? Bu, travma yaşayan insanlarda yaygın olan bir özelliktir. İş yaşamında, ilişki içinde vb. herhangi bir alanda başarıya sahip olduğunuz anda ya da bir şeyler iyi gittiğinde,  bu durumu bozacak, karışıklığa ve pişmanlığa yol açacak bir davranışta bulunduğunuzu fark edebilirsiniz.

8. Yakın çevreniz, size birden fazla durumla ilgili dürtüsel olduğunuzu ifade ediyordur.

Olumsuz çocukluk anılarını ve duygularını bastırıyorsanız, acıyla başa çıkmanın bir yolu olarak dikkatinizi takıntılı davranışlara, bağımlılıklara veya dürtüsel davranışlara yönelterek dağıtırsınız. Bu, rahatsız edici duygulardan, kendinizi uzak tutacağınız her şey olabilir. Geçmiş travmalar oldukça yoğun duygusal bir etkiye sahip olabilir ve genellikle onları bastırmanın/yok saymanın  ya da farklı bir duygu hissetmenin en kolay yolu, dürtüsel davranışlar yaratmaktır. Kendinizi tehlikeli durumlara sokup sürekli heyecan arıyorsanız üzüntü hissetmeyebilirsiniz. Ancak, bu iyi bir şey değildir, çünkü bastırdıklarınızı unutmazsınız. Bastırdıklarınız ruhsal ya da fiziksel bir hastalık belirtisi olarak görünür olmaya çalışırlar.

Bu durum bir alışkanlık haline gelmişse terapi almanızın zamanı gelmiş olabilir.

9. Sıklıkla, duygusal olarak tükenmiş hissedersiniz.

Zihinsel enerjinizin çoğu geçmişinizi bastırmaya gidiyorsa, şimdide kalmakta zorlanırsınız ve şimdide olabilmek için sürekli bir  çaba içinde olmanın sonucu olarak yorgun ve tükenmiş hissedersiniz.

Duygusal olarak tükenmiş hissetmek; aynı zamanda, kaygı veya depresyonun da bir işareti olabilir; dolayısıyla eski bir travmanın işareti olmayabilir. Ama her iki durumda da, bakmaya değer. Profesyonel destekle, yaşamınızı yeniden düzenlemek ve tatmin edici hissettiren ilişkilere sahip olmak mümkündür.

10. Her zaman endişeli hissedersiniz.

Geçmişinizde travmatik bir şeyler varsa, bu durum bir yetişkin olunduğunda endişeye yol açabilir. Bununla birlikte, her endişeli hisseden kişinin de çocukken travmaya uğradığını söyleyemeyiz.

Neden sürekli endişeli olduğunuzu öğrenmenin en iyi yolu, geçmişinizden bir şeyler bulmanıza ve kafanızdaki tüm düşünce ve duyguları düzenlemenize yardımcı olabilecek bir terapistle konuşmaktır. Bunun travmatik bir şeyden kaynaklandığını keşfedebilirsiniz; ancak bu iyi bir şeydir. Bildiğinizde, değişiklik yapmaya başlayabilir ve endişenizi yönetmeye çalışabilirsiniz.

11. Öfke kontrolüyle ilgili sorun yaşıyorsunuzdur.

Herkes öfkelenir, bu duyguyu sağlıklı bir şekilde (duyguyu sözel olarak ifade etmek, spor salonuna gitmek veya bir arkadaşınızla konuşmak gibi) çıkarmak her zaman iyidir. Ancak, düzenli olarak, sürekli ve durumla orantısız bir şekilde öfkelenirseniz veya kendinizi, insanları korkuttuğunuz veya ilişkilerinize zarar verdiği bir noktada bulursanız, dikkat edin. Bu tür bir öfke, bastırılmış anıların ve travmanın bir işareti olabilir. Ve terapi ile çalışılması gerekir.

Bu işaretlerden veya durumlardan herhangi biri size tanıdık geliyorsa, bir terapistle konuşmak iyi olacaktır. Listedekiler, anksiyete bozukluğu ya da depresyon gibi başka bir duruma da işaret edebilirken, aynı zamanda bastırılmış çocukluk travmasının bir işareti de olabilir.

EMDR perspektifinden baktığımızda depresyon, kaygı vb. her türlü psikolojik sorunun kaynağı halledemediğimiz çocukluk yaşantılarımızdır. Bu, kesinlikle üzerinde çalışmaya değer bir konudur, terapi alarak sorunlarınızın çözüm yollarını bulmaya başlayabilirsiniz. Çocukluk anılarınızı EMDR ile ziyaret edebiliriz. 

İzmir’de uzman psikolog olarak hem yüz yüze EMDR hem de Online EMDR  uygulamaktayım. EMDR ile geçmişe ait anılarınızı çözümlerken, size eşlik ve tanıklık edebilir ve güven ortamında size destek olabilirim. Yaşamınızda ihtiyaç duyduğunuz değişimi beraber yaratabiliriz. Bastırmış olduğunuz geçmiş yüklerinizden kurtulabilirsiniz.

Online Psikolojik Danışmanlık ve Destek, EMDR, Online EMDR ve uyguladığım diğer yöntem ve yaklaşımlarla ilgili merak ettiğiniz sorularınızın yanıtlarına ulaşmak için isterseniz 15 dakikalık ücretsiz bir öngörüşme seansı talep edebilirsiniz. Randevu için benimle bu linkten iletişime geçebilirsiniz.

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , Kategoriler: Genel

error: İçerik Korunuyor!